– DIŞ HABERLER SERVİSİ
Afganistan’daki 20 yıldır devam eden savaşın ardından Taliban yeniden yönetimi eline geçirdi. Hafta sonu başkent Kabil’in de ele geçirilmesinin ardından Taliban’ın zaferi Orta Doğu’nun istikrarına ve ABD finansal piyasalarına ilişkin potansiyel krizlere ilişkin soru işaretlerini de öne çıkarıyor. Tüm bunlarla birlikte rekor seviyelere yakın işlem gören Amerikan borsalarının Afganistan’daki gelişmelere olan tepkisi ise belirsizliğini koruyor.
ABD merkezli borsa ticaret şirketi TD Ameritrade’in Baş Borsa Stratejisti J.J. Kinahan konuyla ilgili MarketWatch’a yaptığı açıklamasında, “Bu, halen orada olan Amerikalılar için korkunç bir durum. Piyasalara gelince, daha uzun vadeli sonuçları bekleyip göreceğiz” ifadelerine yer verdi. Ancak ABD’de vadeli işlemlerde sınırlı düşüş eğilimi devam ediyor. Yine de söz konusu durum Kovid-19 krizinin ardından ortaya çıkan boğa piyasasının tehlikede olduğuna göstermiyor.
ABD Başkanı Joe Biden havalimanının güvenliğini sağlamak ve Amerikan diplomatların tahliyesine yardımcı olmak için Afganistan’a gönderdiği 5 bin askerin ardından ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, Pazar günü bin askeri daha konuyla ilgili görevlendirdi. Taliban’ın ilerleyişi ABD’nin Nisan ayında 31 Ağustos’a kadar ülkenin tamamından çekileceğini açıklamasının ardından şaşırtıcı bir hızla gerçekleşmişti.
ABD başkanları George W. Bush, Barack Obama, Donald Trump ve Joe Biden’ın görev sürelerini kapsayan ABD’nin Afganistan’daki varlığı 11 Eylül 2001’da Dünya Ticaret Merkezi ve Pentagon’a yapılan saldırıların ardından başlamıştı. Söz konusu muharebeler ABD’de I. ve II. Dünya Savaşı ve Kore Savaşı’nı geride bırakarak ülkenin en uzun süreli askeri operasyonu olarak kabul ediyor.
Biden’ın Afganistan’dan asker çıkarma kararı Trump döneminde ABD ve Taliban liderleri arasındaki gerginliğin yumuşatılmasının ardından Amerikan askeri güçlerinin geri çekilmesi imtiyazlarının ardından gerçekleşti. Biden’ın yüksek rütbeli komutanları da dahil eden çekilme stratejisi, Afganistan’daki zayıf yönetimi istikrarsızlaştıracağı ve isyancı gruplara karşı savunmasız bırakacağı gerekçesiyle bir süredir eleştiriliyordu.
Brown Üniversitesi, Watson Uluslararası Kamu Yönetimi Enstitüsü’nün araştırması, savaşın doğrudan sonucu olarak yaklaşık 241.000 kişinin ölmesine ve yaklaşık 2,261 trilyon dolara mal olmasına karşın borsa yatırımcılarının çoğunlukla savaşın gidişatına dair umutlu olduğunu gösteriyor. Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre, 2001 yılı sonbaharında ABD’nin Afganistan’a girmesinden bu yana Dow Jones Endeksi %270, S&P 500 Endeksi %500 ve Nasdaq Endeksi %700 oranında yükseldi. 10 yıllık ABD Hazinesi tahvil getirileri ise söz konusu dönemde %4 ila %5 oranında arttı.
MarketWatch yazarı Mark DeCambre, ABD borsalarının 11 Eylül saldırıları gerçekleştiğinde piyasalar sert bir şekilde düşmesine karşın söz konusu dönemde Wall Street endekslerinin hali hazırda bir durgunluk döneminin etkisi altında olduğuna dikkat çekiyor.
ABD borsaları şu anda yatırımcıların düşüncelerinin ötesini değerlendiriyor. ABD Merkez Bankası’nın ve diğer büyük merkez bankalarının para politikası planlarına ilişkin sorular soruyor ve Kovid-19’un neden olduğu krizden ve delta varyantına ilişkin endişelerden geri dönüş yakalamaya çalışıyor. Yine de DeCambre’ye göre askeri hareketlilik bazı yatırımcıların savunma şirketleri üzerindeki yatırımlara yeniden yönelmesine neden olabilir ve krizin alevlenmesiyle bu şirketlerin hisseleri artış gösterebilir.
ABD borsalarında savunma şirketleri 2001 yılından bu yana piyasaların geneline göre yüksek performans göstermesi de bu durumu işaret ediyor. ABD’nin Afganistan’a girdiği söz konusu tarihten bu yana havacılık ve savunma şirketleri Northrop Grumman hisseleri %880, Lockeed Martin hisseleri %834, Boeing hisseleri %439 ve General Dynamics hisseleri %422 yükseldi. Yıl başından bu yana Lockheed ve Boeing hisselerindeki sırasıyla %0,9’luk ve %9,5’lik yükseliş piyasaların geneline göre zayıf bir performansı işaret ediyor.
TDAmeritrade’den Kinahan, Afganistan krizinin etkilerine ilişkin “volatilitede bir artış ve belki de sabit gelirli varlıklarda bir miktar satın alma” görülebileceğini zira konunun “bir belirsizlik unsuru ortaya koyduğunu” belirtiyor.
Ancak DeCambre piyasaların askeri gerginliklere yönelik tepkisinin tutarsız olmasına şaşırılmaması gerektiğini belirtiyor. DeCambre yazısında servet yönetimi şirketi Ritholtz Wealth Management’ın Portföy Yöneticisi Ben Carlson’ın şu sözlerine yer veriyor: